Sayfalar

16 Ocak 2012 Pazartesi

Çanlar Kimin İçin Çalıyor


KİTABIN ADI                   
Çanlar Kimin İçin Çalıyor
KİTABIN YAZARI                   
Ernest HEMINGWAY
YAYINEVİ VE ADRESİ
Varlık Yayınları Ankara Caddesi / İSTANBUL
BASIM TARİHİ                        
Mayıs 1996
KİTABIN YAYIM MAKSADI   
Nobel Ödülü Kazanmış Olan Amerikalı Dev Romancı Ernest Hemingway ‘İn İspanyol İç Savaşını Konu Olarak Ele Alan Romanıdır.
KİTABIN ÖZETİ :
Roberto Jordan; sarı saçlı, rüzgar ve güneşle yanmış yüzü, ince yapılıydı. Çok zor bir göreve seçilmişti. Gerçi daha önce birçok defa yaptığı işlerden biriydi ama yinede General Golz onu bu görev için bizzat kendi görevlendirmişti. General Golz, Roberto Jordan ‘ın şimdiye kadar çalıştığı en iyi general olmasına rağmen, tümeninin taarruza başlamasıyla beraber köprüyü uçurması gerekecekti. Uçakların bomba sesleri duyulunca köprü uçmuş olacaktı.

BÜYÜK İSKENDER


BÜYÜK İSKENDER

İskender’in doğumu bir mucize ile olmuştu onun tohumları babası piliphos, tanrıların dünyevi zevkleri tatmak için yolladığı yılanın tohumlarının birleşmiş ve daha anne karnında ilk yaşam faliyetleri gösterdiğinde adı günün dört diliminin büyücülerine bildirilmişti ‘İSKENDER’. Doğduğunda gözlerinin içinde karanlık yatıyor ve bu karanlık sadece kızdığında ortaya çıkıyordu.O çok zeki bir çocuktu ve hiç bir şeyden korkmuyordu ve silahlara ilgisi büyüktü.Temel eğitimini saraydaki bir eğitmenden saraydaki diğer soyluların çocuklarıyla birlikte aldı.
Asıl alması gereken siyaset piskoloji yönetim tarzı öğrenimleri ise zamanı en ünlü düşünürü Aristotales’ten  Aigoa’da almıştı.İskender bu eğitimini tamamlayınca saraya geri döndü ve konumu tahtın varisi olarak bizzat kral Philipos tarafından belirlenmişti sosyal eğitimi bittiği için son olarak örenmesi gereken şey bir komutan olarak savaşa katılmak ve gücünü ispatlamaktı,komuta ettiği birlik çocukluk arkadaşlarında oluşmaktaydı buda ona arkadaşlarının sadakatini gösterme imkanı sağlıyordu.Oda bu son dersini savaş alanında tam olarak gösterip rakibin yenilmez birliğini yoketti ve tahtı nekadar hak ettiğini herkese göstermiş oldu.Bu sırada babası bir kez daha aşık olmuştu ve gelin Makedon asillerinin birinin kızı idi.Buda tahta ikinci bir kral adayı anlamına geliyordu ve düğün zamanı geldiğinde yeni kraliçenin babasının sözleri İskender’in hayatında kopma noktası olmuştu.İskender bu sözlerin üzerine sarayı annesi ile terk etti ve bu ayrılık İskender’i saraydan üç yıl uzaklaştırdı İskender ilk olarak dayısının yanında kaldı fakat baba sının çağrıları üzerine yanındaki arkadaşı ile burayıda terk ederek doğuya yöneldi buradaki insanlarla kısa sürede büyük dostluklar oluşturdu buda onun kişiliğinin oluşması ve yardımsız kendi başına kararlar verip kendini yönetmeyi örenmesini sağladı.Ayrılığın üçüncü yılında araya giren dostlar ve İskender’i kralın gerçekten özlemesi ile saraya geri geldi fakat babası ile arası eskisi kadar iyi değildi.Bu arada İskender’in on sekiz yaşına gelen kız kardeşinin düğünü de yaklaşmıştı ve siyaset politika da araya gelince bu konuları düşünmeye vakitleri kalmadı.

BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ


BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ (1040-1157 )
Batı Türklüğünün en kalabalık ve güçlü kesimi olan Oğuzlar ,  2.nci. Göktürk Devleti ve Uygur Kağanlığı zamanında  daha batıya  göç etmek zorunda kalmıştı. 9.ncu. ve 10.ncu yüzyıllarda gerçekleşen ikinci göçte, Guz adıyla anılan bir kısım  Oğuz kitleleri Doğu Avrupa'ya kadar  ilerlemiş, asıl kitle ise Seyhun nehri civarında kalmıştır . 
Seyhun bölgesine gelen Oğuzlar, 10.ncu yüzyılda kışlık merkezleri Yenikent olan bir siyasî teşkilât oluşturmuşlardır. Başkanlarına Yabgu denildiği için bu devlete de Oğuz Yabgu Devleti adı verilmiştir. Devletin sınırları Seyhun'dan Hazar Denizi'ne kadar uzanmaktaydı.  Ancak Oğuz Yabgulularında asıl siyasî ve askerî güç yabgudan çok sübaşı, yani ordu komutanının elindeydi.  Selçuklu Devleti'ne adını  veren  Selçuk Bey ve babası  Dukak da sübaşı görevinde olup, Oğuz yabgusu ile aralarında gizli bir mücadele söz konusuydu. Nitekim kaynaklarda adı belirtilmeyen Oğuz yabgusu, bir Türk zümresi üzerine sefer yapmak isteyince sübaşı Dukak bu sefere itiraz etmiş ve bu  yüzden aralarında  kavga olmuş ve gizli mücadele böylece gün yüzüne çıkmıştır. Bu  olay Dukak'ı sübaşılıktan etmişse de, onun ve ailesinin Oğuzlar arasındaki itibarını artırmıştı.  Nitekim ölümünden sonra oğlu Selçuk da sübaşılık görevine getirilmiş, devletin askerî gücünü eline  geçirmişti. Sübaşı Selçuk ile yabgunun arası da açılmış, hem bu yüzden hem de yer ve otlak darlığı yüzünden, Selçuk ve emrindekiler Maverâünnehir'e göç etmek zorunda kalmışlardır. 

Bomba Ömer SEYFETTİN


KİTABIN ADI                   
Bomba
KİTABIN YAZARI              
Ömer SEYFETTİN
YAYINEVİ VE ADRESİ
BİLGİ YAYIN EVİ Meşrutiyet Cad. 46/A Yenişehir - ANKARA
BASIM TARİHİ                  
Mayıs 1997
KİTABIN YAYIM MAKSADI   
Osmanlı devletinin çöküş dönemine girdiği devirde, sınır boylarında bulunan halkın yaşantıları, kısa hikayeler şeklinde kesitler sunularak anlatılmıştır.
KİTABIN ÖZETİ :
PRIMO TÜRK ÇOCUĞU NASIL DOĞDU
    Serin ve karanlık eylül gecesinin yıldızsız seması altında Selanik, sanki gündüzki heyacanlardan , gürültülerden yorulmuş gibi , baygın ve sakin uyumaktadır.Rıhtım tenhadır. Olimpos Palas’ın , Kristal’in, Splandit Palas’ın,diğer küçük gazinoların lambaları çoktan sönmüştür.Tramvay yolunu tamir için yığılmış parke taşlarının ilersinde,denize inen küçükmerdivenin başında,hareketsiz bir gölge dimdik durmaktadır.Gölgenin sahibi tahsilini Paris’te bitirip daha sonra dolgun bir maaşla İzmir’egiden ve orada aşık olduğu güzel bir İtalyan kızı olan Grazia ile evlenen genç mühendis Kenan Bey’dir.Kenan Bey Türklüğe, yani medeniyetsizliğe karşı olan garazi Avrupalılara, onların adetlerine, ananelerine, terbiyelerine,cemiyetlerine hayran olan ve bunları uygulayan kişiliği ile tanınmaktadır.Nazik ve şendir. savaşa tamamen karşıdır. İşte bu gece Kemal Bey kırk sekiz saat boyunca işittikleri,gördükleri gazetelerde okuduklarının etkisindedir. Son derece rahatsızdır. Çünkü savaş çıkmıştır.

Bir Dakikalık Baba


KİTABIN ADI
Bir Dakikalık Baba
KİTABIN YAZARI
Dr.Spercer Johnson
TÜRKÇE ÇEVİRİ
Meltem ERKMEN
YAYIN EVİ VE ADRESİ
Eplison Yayıncılık Hiz.San.Ltd.Şti.Osmanlı Sok.Osmanlı İş Merkezi No : 24 / 4 80090 Taksim / İSTANBUL
BASIM TARİHİ
Mart 1996
KİTABIN YAYIM MAKSADI
Ailelerin, çocuk yetiştirme tarzına örnek teşkil edecek bir yöntemi yaygın hale getirmek.
KİTABIN ÖZETİ :
    İşinde başarılı bir işadamı ve karısı ailesinden gördükleri sevgi ve disiplin içinde çocuklarını yetiştirmeye çalışır. Baba çocuklarıyla fazla ilgilenemez, genelde anne onlarla ilgilenir ve yetiştirmeye çalışır. Bir gün anne vefat eder, baba 5 çocuğu ile yapayalnız kalır. Problemler bu safhadan sonra başlar. Baba ne yapacağını şaşırır. Çocuklarına nasıl davranacağının ve neyin doğru neyin yanlış olduğunu, onları nasıl yönlendireceğini bilemez. Çocukları kendi disiplin yöntemleri ile yönlendirmeye çalışır. Fakat; işler yine de yolunda gitmez. Çocukları ile yeterince ilgilenemediğinin farkına varır. Ama; iş işten çoktan geçmiştir. Gün geçtikçe çocukları ile uyumsuzluk ve huzursuzluk başlamıştır. Onları sürekli kendi yöntemleri ile cezalandırmaktadır.